Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Haziran, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ŞAHLANIŞ MARŞI

 Koç yiğidim, Bahadırım, Ozanım   Alp Dadaşım, Yağız Efem, Ozanım   Bir narada dokuz tümen bozanım,  Tuğ kaldırıp yürüyecek Bozkurdum!   Tanrı Türkü koruyacak Bozkurdum!  Dört yaman sızım var inceden ince;   Vatanca, Bayrakça, Törece, Dince.   Ay-yıldızın ışığını görünce,  Arsız otlar çürüyecek Bozkurdum!   Tanrı Türkü koruyacak Bozkurdum!  Yeline de Ergenekon yeline!   Kurban olam kutlu ülkü yoluna!   Yetmiş milyon körük oldu biline!  Demir dağlar eriyecek Bozkurdum!   Tanrı Türkü koruyacak Bozkurdum!  Bizim ilde doğan olur, baz olur,   Kara taşa pence vursa iz olur.   Bir yiğide yedi kafir az olur!  Orduları kürüyecek Bozkurdum!   Tanrı Türkü koruyacak Bozkurdum!  Yola çıktık Tanrıkurtlar yolundan,   Yandık piştik Kızıl Elma derdinden.   Günde bin kez Gökbörünün ardından  Beş yüz köpek ürüyecek Bozkurdum!   Tanrı Türkü koruyacak Bozkurdum!  Dokuz Işık kör zulmeti yaranda   Dokuz sene şölen olur Turanda   Yaradanın bir vaadi Kuranda  Soysuz e

ŞEHİTLER

Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri,   mezardan çıkmanın vaktidir!  Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri,   Sakarya'da, İnönü'nde, Afyon'dakiler   Dumlupınar'dakiler de elbet   ve de Aydın'da, Antep'te vurulup düşenler,  siz toprak altında ulu köklerimizsiniz   yatarsınız al kanlar içinde.  Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri,   siz toprak altında derin uykudayken   düşmanı çağırdılar,   satıldık, uyanın!  Biz toprak üstünde derin uykulardayız,   kalkıp uyandırın bizi!   Uyandırın bizi!  Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri,   mezardan çıkmanın vaktidir!                                  Nazım Hikmet RAN

LİSAN

Güzel dil Türkçe bize,   Başka dil gece bize.   İstanbul konuşması   En sâf, en ince bize.  Lisanda sayılır öz   Herkesin bildiği söz;   Ma'nâsı anlaşılan   Lûgate atmadan göz.  Uydurma söz yapmayız,   Yapma yola sapmayız,   Türkçeleşmiş, Türkçedir;   Eski köke tapmayız.  Açık sözle kalmalı,   Fikre ışık salmalı;   Müterâdif sözlerden   Türkçesini almalı.  Yeni sözler gerekse,   Bunda da uy herkese,   Halkın söz yaratmada   Yollarını benimse.  Yap yaşayan Türkçeden,   Kimseyi incitmeden.   İstanbul'un Türkçesi   Zevkini olsun yeden.  Arapçaya meyletme,   İran'a da hiç gitme;   Tecvîdi halktan öğren,   Fasîhlerden işitme.  Gayrılı sözler emmeyiz,   Çocuk değil, memeyiz!   Birkaç dil yok Tûran'da,   Tek dilli bir kümeyiz.  Tûran'ın bir ili var   Ve yalnız bir dili var.   Başka dil var diyenin,   Başka bir emeli var.  Türklüğün vicdânı bir,   Dîni bir, vatanı bir;   Fakat hepsi ayrılır   Olmazsa lisânı bir.          

Asaf'ın Mikdarını Bilmez Süleyman Olmayan

  Âsâf'ın mikdârını bilmez Süleyman olmayan   Bilmez insan kadrini âlemde insan olmayan  Zülfüne dil vermeyen bilmez gönül ahvâlini   Anlamaz hal-i perişanı perişan olmayan  Rızkına kani' olan gerdûna minnet eylemez   Âlemin sultanıdır muhtâc-ı sultân olmayan  Kim ki korkmaz Hak'tan ondan korkar erbâb-ı ukûl   Her ne isterse yapar Hak'tan hirasan olmayan  İ'tiraz eylerse bir nâdân Ziyâ hamûş olur   Çünki bilmez kadr-i güftârın sühândan olmayan.  Açıklama:  1. Âsâf'ın değerini bilmez Süleyman olmayan. (Âsâf, aynı zamanda hükümdar olan Süleyman peygamberin bilge bir veziridir.) Bilmez insanın değerini alemde insan olmayan.  2. Zülfüne gönül vermeyen bilmez gönül hallerini, perişan halde olanı anlamaz perişan olmayan.  3. Rızkına kanaat eden dünyaya minnet etmez, alemin sultanıdır, sultana muhtaç olmayan.  4. Hak'tan korkmayan kimseden akıl sahibi insanlar korkarlar, (çünkü) her ne isterse yapar Hak'tan korkmayan.  5. İtiraz eder

TELGRAFHANE

Uyuyamıyacaksın  Memleketinin hali  Seni seslerle uyandıracak  Oturup yazacaksın  Çünkü sen artık o eski sen değilsin  Sen şimdi işsiz bir telgrafhane gibisin,  Durmadan sesler alacak  Sesler vereceksin  Uyuyamıyacaksın  Düzelmeden memleketinin hali  Düzelmeden dünyanın hali  Gözüne uyku girmez ki  Uyumayacaksın  Bir sis çanı gibi gecenin içinde  Ta gün ışıyıncaya kadar  Vakur metin sade  Çalacaksın.                               Melih Cevdet ANDAY

ORDUNUN DUASI

Yılmam ölümden, yaradan, askerim;   Orduma, «gâzî» dedi Peygamberim.   Bir dileğim var, ölürüm isterim:   Yurduma tek düşman ayak basmasın.   Âmin! desin hep birden yiğitler,   «Allâhu ekber! » gökten şehidler.   Âmin! Âmin! Allâhu ekber!   Türk eriyiz, silsilemiz kahraman...   Müslümanız, Hakk’a tapan müslüman.   Putları Allah tanıyanlar, aman,   Mescidimin boynuna çan asmasın.   Âmin! desin hep birden yiğitler,   «Allâhu ekber! » gökten şehidler.   Âmin! Âmin! Allâhu ekber!   Millet için etti mi ordum sefer,   Kükremiş arslan kesilir her nefer,   Döktüğü kandan göğe vursun zafer,   Toprağa bir damlası boş akmasın.   Âmin! desin hep birden yiğitler,   «Allâhu ekber! » gökten şehidler.   Âmin! Âmin! Allâhu ekber! Allâhu ekber!   Ey Ulu Peygamberimiz nerdesin?   Dinle minâremde öten gür sesin!   Gel, bana yâr ol ki cihan titresin,   Kimse dönüp süngüme yan bakmasın.   Âmin! desin hep birden yiğitler,   «Allâhu ekber! » gökten şehidler.   Âmin! Âmin! Allâhu

KIZILELMA

' Yüz paralık kurşunla gider hayat dediğin;  Tanrı yolu uzaktır; erken kalk sıkı giyin.  Yazık, bütün ömrünce o kadar özlediğin  Güzel Kızılelma'na varmadan öleceksin.'                                       Hüseyin Nihal ATSIZ